Adana’da Cinayet Davası: Arkadaşlar Müebbet İle Yargılanıyor
ADANA’da arkadaşları Selahattin Ayan’ı (34) apart otelde öldürdükleri iddiasıyla müebbet hapis cezası istemi ile tutuklu yargılanan 2 sanıktan Şükrü Çiçek (31), “Ateş etmiş olsam orada durmam, ambulansı aramam, komşuya sormam, kaçar giderdim” dedi.
Sümer Mahallesi’ndeki apart otelin 22 numaralı odasında kalan Selahattin Ayan, 15 Mart 2024’te öldürüldü. Arkadaşları Şükrü Çiçek ve Hıdır Üzel (27) polisi arayarak durumu bildirdi. Odaya gelen sağlık ekipleri, Ayan’ın boğazından silahla vurulduğu belirledi. Evde yapılan incelemede, oda içerisi kuzey duvarında 1 kurşun izi tespit edildi, 2 boş kovan ve deforme olmuş çekirdek bulundu. Deliller doğrultusunda Ayan’ı ölü bulduklarını öne süren 2 arkadaş, cinayet şüphelisi olarak gözaltına alındı. Şükrü Çiçek ve Hıdır Üzel, işlemleri sonrası tutuklandı.
MÜEBBET HAPİS İSTEMİ İLE DAVA
Çiçek ve Üzel hakkında ‘Kasten öldürme’ suçundan müebbet hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı. Adana 9’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde kabul edilen iddianamede, Şükrü Çiçek ile öldürülen Selahattin Ayan arasında geçen WhatsApp görüşmelerinin dökümüne, apartın güvenlik kamera görüntülerine ve Kriminal Polis Laboratuvarı raporuna yer verildi. Davanın ilk duruşması görülürken, tutuklu sanıklar Şükrü Çiçek ile Hıdır Üzel, öldürülen Selahattin Ayan’ın babası Atilla, annesi Gülcan ve taraf avukatları salonda hazır bulundu.
‘BARUT FİLAN KOKMUYORDU’
Şükrü Çiçek, Selahattin Ayan’ın 10-11 yıldır arkadaşı olduğunu belirterek, “Olay günü saat 10.00’da Selahattin’in yanına gidip, kahvaltı yaptık. 1 saat oturduktan sonra kalktım. ‘Akşama geleceğim’ diye sözleştik. Saat 19.00 gibi telefonla konuştuk. Ne zaman geleceğimi sordu, gelirken Hıdır’ı da alıp gelmemi istedi. Hıdır’ı alıp, Selahattin’in yanına gittik. ‘Selahattin’ diye seslendim. Ses gelmeyince elimle tahta kapıyı açtım. İçeri girdim, Selahattin yerde yatıyordu. Uyuşturucunun etkisi ile bayıldığını sandım. Hıdır’a telefonumu verip, ‘Hemen ambulansı ara’ dedim. Hıdır, ambulansı ararken boğazında kan gördüm. Yerde telefonları vardı kaybolmasın diye aldım. Sonra silahı geldi aklıma. Yatağının hemen yanındaki kapağı açık kutuya baktım, silah duruyordu. Silahı 2 elimle tuttum. Acaba bununla mı yapılmış diye kokladım, barut filan kokmuyordu. Kaybolmasın diye cebime koydum. Yapmadım, Hıdır da yapmadı. Tek suçum, silahı almaktı. Ateş etmiş olsam orada durmam, ambulansı aramam, komşuya sormam, kaçar giderdim. Tahliyemi istiyorum” dedi. Hıdır Üzel de suçlamaları kabul etmeyerek, Çiçek’in savunmalarına katıldığını söyledi. Selahattin Ayan sanıklardan şikayetçi olurken, mahkeme heyeti Çiçek ile Üzel’in tutukluluğunun devamına karar verip, duruşmayı erteledi.